Osman Zeki KorkmazAA

ÖZEL | İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz: "Fenerbahçe ile oyun tarzımız birbirine benziyor"


ÖZEL RÖPORTAJ | Samet Çayır @sametcayir


Süper Lig'e yükselen takımların hemen hemen hepsi yıllardan bu yana kadrosunu büyük ölçüde değiştirmiştir.

Hatta en azından yarısı, takımı Süper Lig'e çıkaran teknik direktörü de henüz lig başlamadan değiştirmiştir.

Haberin devamı aşağıda

Bu değişimlerden kısa vadede olumlu sonuçlar alanlar elbette vardır, ancak orta ve uzun vadeye bakıldığında sürekli değişimin hem maddi hem de sportif açıdan kulübe verdiği zararlar net olarak ortada.

Geçtiğimiz sezon play-off'tan Süper Lig'e yükselen İstanbulspor ise oldukça farklı bir profil çiziyor.

Sarı-siyahlılar, kadroyu koruyup çok az transfer ile Türkiye'nin en üst ligine geldiler. Kadrodaki yerli oyuncuların hiçbirinin daha önce Süper Lig tecrübesi yoktu.

Bununla birlikte, ilk teknik direktörlük deneyiminde takımı Süper Lig'e çıkaran Osman Zeki Korkmaz'a da güvendiler ve yola devam ettiler.

İlk üç maçta işler skor anlamında iyi gitmese de bazı olumlu sinyaller vermişlerdi. Nitekim dördüncü haftada Alanyaspor karşısında ilk galibiyeti aldılar ve Ankaragücü karşılaşmasına kadar dört maçlık yenilmezlik serisi yakalayıp 13. sıraya yükseldiler.

O halde oldukça sıra dışı görünen bu hikâyenin şu ana kadarki kısmını, geçen sezon 1. Lig'de kümede kalma hesapları yapılırken takımın başına gelen ve büyük bir başarıya imza atan Osman Zeki Korkmaz'dan dinleyelim.

İşte sorularımız ve İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz'ın yanıtları...

Daha önce hiç Süper Lig deneyimi yaşamamış bir kadro ile lige başladınız. Sezon başlarken çekinceleriniz nelerdi ve bu çekincelerin hangileriyle karşı karşıya kaldınız?

"İlk bakışta oyuncu grubunun Süper Lig tecrübesi olmaması dezavantaj gibi görülebilir. Ancak bizim başka bir gücümüz vardı. Çok kuvvetli bir saha içi organizasyonumuz mevcut. Antrenman ve analiz sürecimizin çok kuvvetli olduğunu düşünüyoruz. Bunun zaten Süper Lig seviyesinde olduğunu geçen sezon da biliyorduk.

"Oyuncuların taktiksel hafızası ve oyun gücü çok yüksekti. Bu oluşturduğumuz kuvvetli oyun gücü ile de belirli bir mental sınırı aştığımızda kendimizi ifade edebileceğimizden emindik. Bu yüzden çok büyük bir sorunla karşılaşmadık."

İlk üç haftada hiç gol atamayan ve puan alamayan bir takım vardı. Bu dönemde oyuncular mental anlamda ciddi kırılmalar yaşayabilirdi. Buna nasıl bir tedbir aldınız? Oyunculara profesyonel anlamda psikolojik bir destek verildi mi?

"Tabii oyun gücünün yanında mental bir adaptasyon da gerekiyordu. Oyuncularımızın, yıllardır Süper Lig'de oynayan rakip futbolcular ile kendileri arasında çok büyük fark olmadığını idrak etmeleri gerekiyordu.

"Tabii ki bazı farklar var. Üst düzey antrenman geçmişi ve taktiksel bilgisi olan, bireysel hatayı minimuma indiren oyuncular, Süper Lig'de uzun süre kalan oyuncular. Bu, artık yıllar sonra bir davranış biçimi haline dönüşüyor. O yüzden bu tür oyuncu gruplarıyla karşılaşmak kolay değildi.

"Ama biz de bir alt ligde oluşturduğumuz oyun hafızası ile buraya kolay adapte olacağımızı düşünüyorduk. Burada çok fazla profesyonel destek almadık ve adaptasyon kısmını içimizde çözdük.

"Hatta Alanyaspor maçından önce yaptığım toplantıda biraz tatlı sert serzenişte bulunmuştum ve 'Benim size inandığım kadar siz de kendinize inanın. Bu ligde rahatlıkla oynayabilirsiniz' demiştim. Ondan sonra, ilk üç maçta kaybederken de iyi oynamamızın getirmiş olduğu pozitifliğin etkisi ile de futbolcular, kendilerine inanmaya başladılar. Alanyaspor maçı ile de çıkış yakalayabileceğimizi gösterdik. Bundan sonra daha da iyi olacaktır."

Osman Zeki KorkmazGOAL

Ligin başlarında kazanamadığınız maçlarda oyunun kalitesinin yukarıda olduğunu, ancak bitiricilik konusunda kalitenin yetersiz olduğunu sık sık dile getirdiniz. Bu açıklamalar, oyuncular üzerinde negatif bir etki etti mi?

"Kazanamadığımız maçlarda bile oyun kalitemiz çok yüksekti. Mesela Kayserispor maçında çok bariz fırsatları değerlendiremedik. Tabii futbolda bunlar var. Bu durum, bizim rakiplerle denk bir şekilde mücadele edebileceğimizi gösterdi. Ardından skorlar da geldi.

"Hücumları sonlandırma konusunda bazı sıkıntılar yaşadık ancak bunu dile getirmenin oyuncular üzerinde olumsuz bir etki oluşturduğunu düşünmüyorum. Hatta futbolcuların daha da motive olduklarını düşünüyorum. Çünkü biz bir sorunu işaret ederken belirli oyuncuları ya da belirli mevkileri değil, genel olarak takımı ve oyunu vurguladık.

"Evet gol atmak öncelikli olarak forvet oyuncularının işi, ancak aynı zamanda sadece onların işi de değil. O anlamda oyunu üçüncü bölgede nasıl daha belirleyici hale getiririz diye düşünmeye başladık ve bu analizi yaptık. Bence bu gerçekçi analizleri yapıp yüzleşmemiz lazım."

Alanyaspor galibiyetinden sonra ivme yukarıya doğru gitti. Elbette futbolda taktik, teknik ve fizik önemli etkenler. Peki psikoloji sizce bu işin etki anlamında yüzde kaçı?

"Bence psikoloji bu işin en büyük yüzdesini oluşturuyor. Eğer sağlam bir psikoloji yoksa teknik, taktik ve fizik iyi durumda olsa da pek bir işe yaramayabiliyor. Sizi o seviyede tutacak olan şey mental güçtür. Daha sonra fizik kaliteyi yükseltirsiniz, teknik beceri ve taktik kaliteyi oluşturursunuz ve sağlam bir psikoloji üzerine mücadele edebilirsiniz."

Beşiktaş, İstanbulspor'a karşı ağır favoriydi. Puan kaybı da kaleci Ersin Destanoğlu'nun ve Beşiktaş oyuncularının bireysel hatalarına bağlandı. Burada İstanbulspor'un rakip analizinin ve oyun kalitesinin biraz göz ardı edildiğini düşünüyor musunuz?

"Ne yazık ki ülkemizde dört büyük takım maç kaybettiğinde maçı kaybetmiş oluyorlar. Yani karşıdaki takım maçı kazanmış olmuyor. Bu da aslında belki de futbolu okuma kültürümüzle alakalı.

"Bence bu daha geniş bir tabana yayılmalı, diğer takımların taktik ve teknik süreçte nelere dikkat ettikleri daha detaylı analiz edilmeli. Eğer bunu yapabilirsek futbolu konuşma şeklimiz de futbol kültürümüz de gelişecektir.

"Bunlar oluyor, olacaktır da. Beşiktaş maçında gayet denk bir mücadele vardı. Bu nasıl oldu, iki takım neler yaptı bu irdelenmeli. Bu irdelendikçe futbolu okuma kültürümüz de seviye atlayacaktır."

Spor Toto 1. Lig'de son iki sezonda 27 gol atan İbrahim Yılmaz, Süper Lig'de henüz gol ile tanışamadı. Yakında gollerini görebilecek miyiz?

"Gol atmak nefes almak gibidir. Nasıl yapıldığı asla unutulmamalıdır. İbrahim'in unuttuğunu düşünmüyorum. Belki üzerinde ilk gol baskısı olabilir ama bence bu baskıyı hissetmemeli. O zaten doğal bir golcü. Üst düzey gol vuruşunu yapabilen bir oyuncu. Gol atmaya değil oyunun kendisine odaklanmalı. İbrahim oyuna odaklandıkça gol onu bulacaktır."

İbrahim Yılmaz, İstanbulsporAA/GOAL

Fenerbahçe'den sonra ön alanda en iyi baskı yapan takımın İstanbulspor olduğunu söylediniz. Veriler de bunu destekliyor. İki takım da çoğu zaman üçlü/beşli savunmayı tercih ediyor. Üçlü/beşli savunma, ön alan baskısı için bir avantaj getiriyor mu?

"Geçen sezon ana formasyonumuz 4-3-3'tü ve 1. Lig'de rakip yarı sahada baskı ile en fazla top kazanan takımdık. Aslında formasyonlardan ziyade sahadaki davranışlarınız önemlidir. Bizim ana karakterimiz, topu kaybettiğimizde mümkün olduğu kadar hızlı şekilde geri kazanma üzerine kurulu.

"Bunu yapabilmek için de topun olduğu bölgede sayısal üstünlük kuruyoruz. Bu felsefe üzerinden formasyonları şekillendiriyoruz. Şu anda rakip yarı sahada kazanılan toplarda Fenerbahçe'nin ardından ikinci sıradayız.

"Bence Fenerbahçe ile formasyonlarımız benzediği kadar oyuna bakış açılarımız da benziyor. Fenerbahçe de oyunu ritimli oynuyor ve hücumları çok hızlı bir şekilde sonlandırıyor, biz de öyleyiz. Topa sahip olduğumuzda sette zaman kaybetmeden hızlı bir şekilde rakibin verdiği boşluklardan hücumları sonlandırmaya çalışıyoruz. Bu anlamda grup davranışı olarak iki takım arasında benzerlikler var."

Jorge JesusAA/GOAL

Beşiktaş maçından sonra, "Başka türlü de mümkün" dediniz ve çok fazla harcama yapmadan, doğru ve başarılı bir futbol organizasyonunun inşa edilebileceğini vurguladınız. Kulübün bu politikası, İstanbulspor küme düşse bile devam edecek mi?

"O gün söylediğim söz, bence tüm hikâyemizi anlatan bir slogan oldu. Zaten anlatmak istediğimiz durum o idi. İstanbulspor nerede, hangi seviyede olursa olsun bu mentalite ile devam edecek. Ligde kalmak için bu mentalitesini değiştirmeyecek. Şartlar değişse de kulübün vizyonu ve misyonu aynı kalacak.

"Amaç; oyuncu yetiştirmek, oyun kültürü geliştirmek ve bu oyun kültürü ile var olabilmek."

Peki İstanbulspor, Süper Lig'in Norwich'i mi olur yoksa Süper Lig'de kalıcı olmayı başarır mı?

"İlk hedefimiz Süper Lig'de kalmak. Kendi modelimizi Süper Lig'de sürdürülebilir hale getirebilmemiz için ilk yıl çok önemli. Eğer ligde kalabilirsek bu temeller üzerinden daha kuvvetli bir yapı kurabiliriz.

"Ancak ligde kalırsak kulüp kaynaklarını tüketerek değil, kendi modelimizle kalacağız. Çünkü bu şekilde devam edersek kulüp, sıkıntılı bir durum olsa bile ayağa kalkmasını yeniden becerebilir. O yüzden bu modelin dışına asla çıkmayacağız."

Kamuoyuna göre kağıt üzerinde ligin en zayıf kadrosuna sahipsiniz, ancak oyun kalitesi hemen hemen her maçta rakiplerle en azından aynı seviyede. Oyun kalitesi özelinde bu başarınızın sırrı ne?

"Tabii kağıt üzerinde bakıldığı zaman mali açıdan en düşük oyuncu profiline sahip takımız. Ancak bu değerler, birkaç sezon önceden verilen değerler. Biz bir alt ligden geldiğimiz için oyuncuların çoğu tanınmıyor. Ancak bu sezon sonunda güncellenen piyasa değerleri ile İstanbulspor kadrosu, oyuncu değeri açısından birçok takımın üzerinde olabilir. Çünkü birçok genç yetenek ve değerinin altında kalmış, fark edilememiş ve gözden kaçırılmış oyuncu var. Bu oyuncular kendi performanslarını bu şekilde sürdürdükleri sürece önümüzdeki sene güncellenen piyasa değerleri, bu senenin çok daha üzerinde olabilir.

"Bizde tarif, eldeki oyuncuların piyasa değeri üzerinden değil, oyun ile yapılır. Sahadaki oyun stratejilerimizi uygulayabilen, kendi yetenekleriyle buna uyum sağlayan, çok geniş bir oyun hafızasına sahip olan bir kadromuz var. Bizi kuvvetli kılan şey de tam olarak bu."

Osman Zeki KorkmazAA/GOAL

Başakşehir, ligin en organize takımlarından biri. Pazar günü nasıl bir maç bekliyorsunuz?

"Başakşehir, şampiyonluğun en önemli adaylarından biri. Hatta birkaç açıdan bakıldığında birinci sıraya geldiği alanlar da var. Mesela set oyununda ligin en etkili takımı. Emre Belözoğlu ile birlikte takımın hücum gücü çok gelişti.

"Bu anlamda bizi güzel bir test maçı bekliyor. Çünkü Başakşehir topa sürekli sahip olan bir takım. Biz de, zaman zaman bu oran düşse de rakibimiz kim olursa olsun topu rakibe çok fazla bırakarak oynamayı seven bir takım değiliz. Bu anlamda çok keyifli bir maç olacak. İki takım da pozisyon üretmeye çalışacağı için seyir zevki yüksek bir maç olacaktır.

"Ayrıca Başakşehir'i Avrupa'da şu ana kadar sergilemiş olduğu performansından dolayı tebrik ediyorum. Emre hocayı, kulübü ve tüm organizasyona tebriklerimi iletiyorum. Başakşehir'le birlikte Avrupa'da mücadele eden diğer tüm takımlarımıza da gönülden başarılar diliyorum."

Reklam